Afyon Postası ekiplerinin sektör temsilcileriyle röportajları devam ediyor. Elektrikçiler ve Elektronikçiler Esnaf Odası Başkanı Mehmet Karagöz ile bir araya gelen ekipler, sektörün sorunlarını konuştu. Karagöz, mesleki yetkiler, kaçak çalışma, mesleki eğitim ve yeni teknolojilere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
“Elektrik sektöründe yönetmeliklerle alakalı sık sık değişiklikler yapılıyor” diyen Karagöz, mühendis lobisinin elektrik ustalarının mesleklerine müdahale ettiğini iddia etti. Karagöz, “Zamanında sanat okulu mezunu veya çıraktan ustalık belgesi alan bir usta, 75 KW işe imza atabiliyordu. Daha sonra mühendis lobisi, bunlar işte elektrik fen adamlarının yetkilerini kısıp, onların yerine imza yetkilerini kendilerine devralıp, oradan haksız kazanç elde etmek üzere sürekli elektrik ustalarının mesleklerine müdahale ediliyor” ifadelerini kullandı.
Meslek liselerine de değinen Karagöz, mühendislerin altyapı eksikliğine dikkat çekti: “Mühendislerin evinde elektrik arızası olduğu zaman kim tamir ediyor? Bir usta çağırıp yaptırıyor. Mühendislerin eline kablo veriyoruz, kesmeyi bilemiyor. Kabloyu kestiğini bilemeyecek kadar mühendislerimiz yetişiyor.” Karagöz, meslek liselerine seviyeli öğrenciler alınması ve branşlaşmaya gidilmesi gerektiğini vurguladı.
“Şimdi bütün öğrenciler Anadolu lisesine, fen lisesine, özel liselere gönderiliyor. Çocukların tamamı üniversiteye hazırlanıyor. Herkes doktor, hukukçu, mühendis olacakmış gibi bir beklenti var. Ama bu mesleklerin de kapasitesi belli. İstediği yere gelemeyen genç, elinde hiçbir mesleği olmadan hayata dönüyor. Ne olacak bu genç? Güvenlik görevlisi olayım diyor. Ama 50 yaşında güvenlik görevlisi göremezsiniz. Marketlerde çalışayım diyor. Marketlerde de 40-50 yaşında insan görmüyorsunuz. Gençler geçici işlerde çalışıyor, yaş kemale erdiğinde yerlerini yeni gelen gençlere bırakmak zorunda kalıyor.”
“Meslek mutlaka lazım. Herkes doktor olamaz, mühendis olamaz. Sanat okullarına şu anda matematik ya da kültür derslerinde zayıf öğrenciler geliyor. Bu çocukların mühendislik kazanması mümkün değil. On binde bir belki…”
“Düz liseden mezun olanlar mühendislik kazanıyor ama altyapıları yok. Bugün bir mühendisin evinde elektrik arızası olduğunda bir ustayı çağırıyor. Kablonun içini bile anlamayan mühendisler yetişiyor. Mühendislikte hem teorik hem pratik bilgi şart. Meslek lisesinden gelen mühendis işin pratiğini de bildiği için çok daha başarılı olur.”
“Meslek liseleri gerçekten memleket meselesi olacaksa, bu okullara seviyeli öğrenciler alınmalı. O çocuklar iyi yetiştirilmeli. Herkes üniversitenin en üst dilimlerine giremeyeceğine göre, meslek liselerine ağırlık verilmeli. Meslek liselerinde branşlaşma artırılmalı.”
Kaçak çalışmayla ilgili soru üzerine Karagöz, “Yetkisiz elektrikçi, alkollü şoför gibidir. Ya da ehliyetsiz şoför gibidir. Ehliyetsiz şoföre, servis aracına çocuğunuzu verir misiniz?” diye konuştu. Karagöz, kaçak çalışanlara imza atılmaması konusunda üyelerini sıkıştırdıklarını, Maliye Müdürlüğü’nün son yıllardaki çalışmalarını ise takdirle karşıladığını belirtti.
Elektrikli araç şarj istasyonları gibi yeni teknolojilere sektörün hazır olup olmadığı sorusuna Karagöz, “Çok hazır olduğumuz söylenemez” yanıtını verdi. Karagöz, “Düşünün bir apartmanda 30 daire var. 30 dairede 10 tanesi elektrikli araç alsa onu birden gece sabaha kadar şarja taksa. Ne o apartmanın kabloları yeter buna, binayla direkt arasındaki kablo ne de trafonun gücü yeter buna” diyerek altyapının acilen güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
“Ben üyelerimi çok seviyorum. İyi ki elektrikçi olmuşum, iyi ki sanat okuluna gitmişim” diyen Karagöz, mesleki kazanımlarını şöyle anlattı: “Türkiye’de temel topraklama geçişinin ana sebeplerinden biri benim. Kaçak akım rölesine geçişin ana sebeplerinden bir tanesi de benim. Çıraklığımda yaptığım bir binayı görünce karşısına geçerken burayı ben yaptım diye hala seviniyorum.”
Karagöz, odanın aynı zamanda bir arabulucu rolü üstlendiğini, üyeler ve müteahhitler arasındaki sorunların %90’ını çözdüklerini ve işleri adliyeye düşürmemeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.