Atatürk Üniversitesi tarafından yapılan açıklamaya göre, “Geçmişin harfleriyle geleceği yazıyoruz” anlayışıyla kurulan Hurufat Baskı Müzesi, 17 Ekim 2023’te ziyaretçilerine kapılarını açmıştı. Müze, 2024 yılı Haziran ayı itibarıyla “özel müze” statüsü kazanarak önemli bir başarıya imza attı.
Türkiye’nin en büyük ve en kapsamlı baskı müzesi olma özelliğini taşıyan Hurufat Baskı Müzesi’nin envanterinde, baskı öncesi, sırası ve sonrası süreçlere ait 40 makine, binlerce hurufat (metal harf) ve çeşitli baskı malzemeleri bulunuyor.
Görsel ve uygulamalı müzecilik yaklaşımıyla tasarlanan müze; mürettiphane, baskı atölyesi, mücellithane, ofset baskı ve döküm atölyesi gibi tematik bölümler ile ziyaretçilerine etkileşimli bir deneyim sunuyor.
Hurufat Baskı Müzesi; grafik tasarım, tipografi ve matbaa tarihiyle ilgilenen araştırmacılar, akademisyenler, öğrenciler ve tasarımcılara geniş bir kaynak sunuyor. Müze, yalnızca nostalji değil, aynı zamanda geleceğe yön verecek bilgiler de barındırıyor.
Hurufat Baskı Müzesi Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Ferruh Haşıloğlu, müzenin özel statü kazanmasının Atatürk Üniversitesi ve bölge kültürü için büyük bir kazanım olduğunu vurguladı. Müzenin, üniversitenin eski basımevinde konumlandırıldığını belirten Haşıloğlu şu ifadeleri kullandı:
“Bu dönüşüm yalnızca geçmişe saygı değil, geleceğe de güçlü bir miras bırakma çabamızın göstergesidir. Özel müze statüsünün kazandırılması, bu çabanın karşılık bulduğunun en somut örneklerinden biridir. Bu duygularla, tarihe ışık tutan müzemizi halkımızla buluşturmamıza vesile olan Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’na teşekkür ediyor, eski baskı yöntemlerine ilgi duyan tüm sanatseverleri müzemize davet ediyoruz.”