TÜİK Açıkladı: Türkiye’de Ortalama Yaşam Süresi Uzadı
Kadınlar Daha Uzun, Erkekler Daha Sağlıklı Yaşıyor
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022-2024 dönemine ait “Hayat Tabloları” verilerini yayımladı. Açıklanan verilere göre, Türkiye’de doğuşta beklenen yaşam süresi bir önceki döneme göre artarak 78,1 yıla yükseldi. Kadınlar ortalama 80,7 yıl, erkekler ise 75,5 yıl yaşıyor. Ancak erkekler, kadınlara göre daha uzun süre sağlıklı yaşıyor.
Yaşam Süresi 78,1 Yıla Çıktı
TÜİK’in verilerine göre Türkiye’de doğan bir bireyin ortalama yaşam süresi 78,1 yıl oldu. Bu rakam, 2019-2021 döneminde 77,3 yıldı. Kadınlar erkeklere göre ortalama 5,2 yıl daha uzun yaşıyor. Cinsiyet farkının nedeni, genellikle sağlık davranışları, risk faktörleri ve sosyal yaşam koşullarındaki farklılıklarla açıklanıyor.
15 Yaşındakilerin Kalan Ömrü: 64,3 Yıl
TÜİK, farklı yaş gruplarındaki bireylerin kalan yaşam süresini de paylaştı.
15 yaşında bir bireyin ortalama kalan ömrü 64,3 yıl
Erkek: 61,7 yıl
Kadın: 66,9 yıl
30 yaşında kalan yaşam süresi: 49,9 yıl
Erkek: 47,4 yıl
Kadın: 52,2 yıl
65 yaşında kalan yaşam süresi: 18 yıl
Erkek: 16,3 yıl
Kadın: 19,6 yıl
Bu verilere göre yaş ilerledikçe cinsiyet farkı azalsa da kadınlar her yaşta daha uzun yaşıyor.
Eğitim Yaşam Süresini Uzatıyor
TÜİK’in dikkat çeken bir diğer verisi ise eğitim seviyesi ile yaşam süresi arasındaki ilişki oldu. Eğitim düzeyi yükseldikçe yaşam süresinin uzadığı gözlemlendi. Özellikle 30 yaş grubunda, yükseköğretim mezunlarının yaşam süresi, düşük eğitim düzeyine sahip bireylere kıyasla yaklaşık 5 yıl daha uzun.
Sağlıklı Yaşam Süresi Erkeklerde Daha Yüksek
Doğuşta beklenen sağlıklı yaşam süresi, yani bireyin sağlık sorunu yaşamadan geçireceği süre ise ortalama 57,6 yıl olarak belirlendi.
Erkeklerde: 58,9 yıl
Kadınlarda: 56,3 yıl
Kadınların toplam yaşam süresi daha uzun olsa da, erkekler daha uzun süre sağlıklı bir yaşam sürüyor. Bu durum, kadınların daha fazla kronik hastalık ve sağlık sorunuyla karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Uzmanlar Uyarıyor:
Uzmanlar, yaşam süresinin artmasının sevindirici olduğunu ancak sağlıklı yaşlanma, sağlık hizmetlerine erişim, dengeli beslenme ve hareketli yaşam tarzı gibi unsurların önemini vurguluyor. Özellikle kadınların sağlık hizmetlerine erişiminin ve farkındalığının artırılması gerektiği ifade ediliyor.