Zafer Partisi Afyonkarahisar İl Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Samed Sevim, son dönemde Türkiye’de artan güvenlik sorunları ve uyuşturucu bağımlılığına dikkat çekerek hükümeti sert bir dille eleştirdi. Sevim, 22 yıllık AK Parti iktidarının ve muhalefetin Türkiye’yi kaos ve güvensizlik ortamına sürüklediğini savundu.
Artan Uyuşturucu Sorunu ve Güvenlik Zafiyeti
Sevim konuşmasında, gençlerin uyuşturucuya kurban gittiğini ve yetkililerin bu konuda ciddi adımlar atmadığını belirterek, “İki gün önce iki genç kızımız vahşice katledildi. AKP iktidarı ne yaptı? Uyuşturucu kullanımı artarken gençlerimizin hayatları tehlikeye atılıyor. Bu suç makineleri sokaklarımızda terör estiriyor” dedi.
Sabıkalı Suçlular Serbest Dolaşıyor
Sevim ayrıca, suç geçmişi olan bireylerin caydırıcı cezalar almadığına dikkat çekti. Polis memurlarının şehit edilmesi ve genç kızların tacize uğraması gibi olayları hatırlatan Sevim, suçluların elini kolunu sallayarak dolaşmasına izin verilmesine öfkelendi: “26 farklı suçtan sabıkası bulunan bir suçlu polis memurumuzu şehit ediyor. Bu suçluları neden içeri almıyorsunuz?”
Sığınmacı Krizi ve Milli Güvenlik Tehdidi
Sığınmacı sorununa da değinen Sevim, Türkiye’nin 13.5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yaptığını ve bu durumun milli güvenlik tehdidi oluşturduğunu ifade etti. “AKP iktidarı ve sarı muhalefet bu tehdidin farkında mı?” diye sordu.
Atatürk’ün İzinde Mücadele
Konuşmasının sonunda Sevim, Türkiye’yi içinde bulunduğu durumdan çıkaracaklarına dair kararlılıkla mücadele edeceklerini vurguladı. Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerini hatırlatan Sevim, “Türkiye Türklerindir. Türkiye Ortadoğu olmayacak, son nefesimize kadar buna izin vermeyeceğiz” dedi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Büyük Türk Milleti. Yaşanan kan dondurucu, umut kırıcı ve inanç sarsıcı son vahim olaylar sebebiyle, Türk milletinin evlatları, Atatürk’ün askerleri ve Zafer Partisi olarak huzurlarınızdayız. 22 yıllık AKP iktidarının ve beceriksiz, etkisiz sarı muhalefetin Türkiye’yi içine düşürdüğü durumdan acı duyuyoruz, üzüntü duyuyoruz, öfke duyuyoruz.
Uyuşturucu belası gençlerimizi esir aldı. İki gün önce iki gencimiz, uyuşturucu illetine kapılmış bir şerefsiz tarafından vahşice katledildi. Bu gençlerimizden birinin önce bedeni parçalara ayrıldı, kafası kesildi, sonra İstanbul surlarından aşağıya atıldı.
Diğer gencimiz ise vahşice, canice katledildi. Bu genç kızlarımız hayatlarının baharını bile yaşayamadan öldüler. Hesabını nasıl vereceksiniz!? Ailelerinin yaşadığı acıyı nasıl dindireceksiniz!? Kim yüzünden mi oldu bunlar?
Sarı muhalefet söylemeye cesaret edemese de biz söyleyelim, AKP iktidarının beceriksizliği ve iş bilmezliği yüzünden oldu bunlar! Bundan tam 2 yıl önce bir başka uyuşturucu bağımlısı, annesinin kafasını kesip balkondan aşağıya atmıştı.
O günden bugüne ne değişti? AKP buna nasıl bir çözüm geliştirdi? Uyuşturucu kullanım yaşı 13’e kadar düştü. Gelecek için nasıl bir tehlike olduğunun farkında mısınız? Suç makineleri sokaklarımızda terör estiriyor.
26 farklı suçtan sabıka kaydı bulunan bir bölücü, polis memurumuzu şehit ediyor. Bu şahsı içeri almak için neyi bekledin ey iktidar! Yine 2 gün önce iki sapık, bir genç kızı taciz etti. Bu şahıslarında sabıka kayıtları doluydu. Sokaklarımızda sayısız suç makinesi elini kolunu sallaya sallaya geziyor. Analar ve babalar evlatlarını güven içinde sokağa çıkaramayacak mı? 8 yaşındaki Narin’i öldürenler, önceki yıllarda işlenen ama caydırıcı ceza almayan çocuk cinayetlerinden güç buldular. Türkiye’yi içine düşürdüğünüz güvensizlik durumunun farkında mısınız?
Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de 13.5 milyon sığınmacı ve kaçağa ev sahipliği yapıyoruz. İlgili makamlar ve sarı muhalefet, bunların oluşturdukları milli güvenlik tehlikesinin bilincinde misiniz?
“Türk’üm, doğruyum, çalışkanım” diye ant içtiğimiz sabahları tarihe gömen AKP hükümeti, sokakları suç cehennemine çevirerek doğruyu yok etti, kara para aklayanları aklayarak çalışkanlığı yok etti. Dilan Polat ve Engin Polat’ın serbest bırakıldığı, suç makinelerinin, uyuşturucu tacirlerinin, çetelerin gerekli cezayı almadığı bir Türkiye oluşturarak Türk milletinin adalete olan güvenini, inancını bitirdiniz! Yerle bir ettiniz! Hadi utanmıyorsunuz, bari Allah’tan korkun!
Bizi hapse atın, öldürün. Korkmuyoruz! Yılmayacağız! Bu yoldan dönmeyeceğiz. Türkiye’yi içine düşürdüğünüz durumdan andımız olsun kurtaracağız!
Başaracağız, başarmak zorundayız. Başbuğumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, “Başaracağız. Çünkü hak da mantık da akıl da tarih de bizimle beraberdir. Bu yolun dışındaki hiçbir tarz ne vatana ne de sahiplerine hayır getirir. Vatanı en son kayasına kadar savunacağız. Allah milletimize mağlubiyeti gösterirse bütün evlerimizi, mallarımızı ateşe vererek ve vatanı bir harabehaline çevirerek boş bir çöl hâlinde düşmana bırakacağız. Buna hep beraber yemin edelim.”
Dost ve düşman, hatta dağlar bu hakikati böyle bilsinler, Türkiye Türklerindir. Türkiye Ortadoğu olmayacak, yaşadığımız müddetçe son nefesimize dek buna izin vermeyeceğiz.
Ey Vatan, gözyaşların dinsin. Yetiştik çünkü biz.
